MEVSİMLİK ÇAYKUR İŞÇİSİ: "İNSANCA YAŞAMAK İÇİN KADRO İSTİYORUZ"
GündemCHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, Rize’de mevsimlik ÇAYKUR işçilerini dinledi. İşçi Orhan Sancaktutan, “6 ay çalışıp 6 ay geçinemiyoruz. Şu anda bir hafta sonra dışarıdayız. 6 ay boyunca biz bu enflasyona nasıl dayanacağız, nasıl geçineceğiz? Biz kadro istiyoruz. İnsanca yaşamak için kadro istiyoruz" dedi.
ÇAYKUR'da çalışan yaklaşık 10 bin mevsimlik işçi geçen hafta Rize Cumhuriyet Meydanı’nda kadro talebiyle miting düzenlemiş, hükümetin kendilerine kadro vermemesini protesto etmişti. İşçiler, mitingde muhalefet partilerinin kendilerine sahip çıkmasını istemişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya dün Rize’ye giderek parti il örgütünde ÇAYKUR mevsimlik işçileriyle bir araya geldi, işçilerin sorunlarını dinledi.
"İNSANCA YAŞAMAK İÇİN KADRO İSTİYORUZ"
İşçilerden Orhan Sancaktutan, CHP milletvekillerine yaşadıkları sorunları şöyle anlattı:
"6 ay çalışıp 6 ay geçinemiyoruz. Şu anda bir hafta sonra dışarıdayız. 6 ay boyunca biz bu enflasyona nasıl dayanacağız, nasıl geçineceğiz? Biz kadro istiyoruz. İnsanca yaşamak için kadro istiyoruz. 40 daha beklemem lazım ki emekli olayım. Bu da 40 yaşayacağım anlamına gelmez çünkü şu anda bile ayaklarımda romatizma ağrıları başladı. Ömür yetmez Allah’a kalmış işte. Biz şu anda zaten emekli olmayı beklemiyoruz. Biz altı ay çoluk çocuğumuzu nasıl geçindireceğiz onun peşindeyiz. Bize bir çözüm yolu bulsunlar. Bu ÇAYKUR işçisini mağdur etmesinler.
"ÇOLUK ÇOCUĞUM VAR ANCAK İŞ- KUR KAPILARINI BİZE KAPATTI"
6 ay boş kalınca bizden işsizlik primi kesiyorlar ama bize kışın hiçbir şey yatırmıyorlar. İşsizlik maaşı denilen hiçbir şey yok. Bizden vergileri zaten ağır bir şekilde kesiyorlar. Biz on bin lira görünüyor ancak yedi bin lira maaş alıyoruz. Altı ay boş kalınca herhangi bir yerde çalışamıyoruz, İŞKUR bile kabul etmiyor. Başka bir yer de kabul etmiyor çünkü ÇAYKUR’da askıda göründüğümüz için adam yazın ihtiyacımız var size diyor. Yaz çıktıktan sonra seni ne yapabilirim diyorlar. Bu sefer de iş imkânı bulamıyoruz. İş konusunda çok sıkıntı çekiyoruz, kışın hiç kimse iş vermiyor. İŞKUR’a gidiyoruz o bile kapısını kapatıyor bize diyor ki ‘siz ÇAYKUR’da çalışıyorsunuz iş veremeyiz’. Toplam ÇAYKUR geneli 10 bin kişiyiz. Aileleriyle beraber milyonları aşıyor. Sadece bir ÇAYKUR işçisi olarak değil bunların aileleri var. Benim çoluk çocuğum var, arkadaşımın dört tane çocuğu var. Kışın altı ay nasıl geçineceğiz onun hesabını yapıyorum ben şu anda."
"AĞLAYARAK KENDİMİZE Mİ ACINDIRALIM?"
“Çocuklarımı okutmam lazım ancak onlara verecek param yok ağlayarak kendimizi mi acındıralım” diyen işçi Turgay Ergün ise şunları söyledi:
"Dört tane çocuğum var ikisi lise okuyor, nasip olursa onları okutup vatana devlete hayırlı evlat yapmaya çalışıyoruz ama bu şekilde bu desteklerle ben o çocuklarımı ne kadar destekleyebilirim? Bilhassa bu okul zamanı biz işsiz kalıyoruz. Benim çocuğumun bugün evden çıkması benim her gün ona 50 lira harçlık vermem demek. İkisine 100 lira. Biz nasıl geçinelim, nasıl yaşayalım, ne yapalım? Ağlayalım da mı kendimizi acındıralım ben bunu anlamıyorum. Açık açık konuşuyoruz söylüyoruz, kimse zevkine gitmiyor oraya buraya, ekmek arayışı içerisindeyiz. Ben şuna da razı geldim bana sabit asgari ücret versinler 12 ay yapsınlar beni. Sabit asgari ücret versinler her ay versinler. En azından her ay geliyor derim. Bugün kredi istemek için bankaya gittiğimizde 20 bin lira kredi istiyor ÇAYKUR çalışanı adamlar emekli kefil getir diyorlar, adam yerine bile koymuyor bizi bankalar. Kışın adam evine kumanya alacak çoluk çocuğu var gidiyor herhangi bir bakkaldan veresiye alıyor zaten altı ay bir bakkal onu idare ediyor. 6 sonra işe girince çalıştığı haliyle tekrar o borcuna gidiyor. Bir de bizim maaşlarımızı yüksek gösteriyorlar, diyorlar ki 6 ay çalışıyorsunuz ama 12 aya tekabül ediyor maaşınız. Emekli olan var 20 sonra vefat etti. İki kişi kendi fabrikamızdan birebir yaşadık adam emekli oldu çıktı evine gitti ‘emekli oldum sonunda şükür’ dedi haberini aldık ki adam ölmüş."
"YAŞADIĞINIZ KOŞULLAR İNSANLIK DIŞI"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, işçilerin sorunlarını dinledikten sonra şu açıklamalarda bulundu:
"Genel Başkanımız bu konuyu bizzat biliyor, İl Başkanımız sürekli gündeme getiriyor bizimle de paylaşıyor. Bende bunu 11 Kasım’da Plan Bütçe Komisyonu’nda Çalışma Bakanlığı’nın bütçesi var inşallah onu Trabzon Milletvekilimiz Ahmet Kaya ile birlikte gündeme getiririz. Gerçekten dışarıdan bakınca, söylenince sanki büyük bir lütufmuş gibi sunuluyor bu ÇAYKUR’da çalışmak ancak sizin yaşadığınız koşullara bakınca insanlık dışı koşullar. 6 ay çalışıyorsunuz 6 ay çalışamıyorsunuz. Daha önce size verilen haklar var. 9 ay 20 gün birçok kurumda bu uygulanıyor ama sizde uygulanmadığını biliyoruz. Altı ay çalışıyorsunuz diğer altı ay çalışamıyorsunuz, çalışmanız adeta yasak, çalışır gözüküyorsunuz ama çalışmıyorsunuz. Bu sorunun mutlaka çözülmesi lazım önemli bir kitle, önemli bir sayı. Ancak partimiz, örgütümüz sürekli destek veriyor diğer STK ve partilerin de desteğini almak lazım. Rize kamuoyunun desteğini almak lazım. Siz Türkiye’nin en güzel çaylarını üretiyorsunuz, belki dünyanın en güzel çayını üretiyorsunuz. Türkiye bugün o keyif çaylarını içiyorsa sizin sayenizde içiyor. Dolayısıyla sizin de emeğinizin karşılığını almanız gerekiyor. Hem Genel Başkanımıza ileteceğiz ki konuyu biliyor hem de TBMM’de gündeme getireceğiz 11 Kasım’da siz de takip edersiniz. Umarım Çalışma Bakanlığı’ndan da bir netice alırız ama daha maalesef şimdi kamuda çalışan daha önce kadro dışı kalmış taşerona kadro tartışılıyor, biz de bunu gündeme getiriyoruz. Orada da büyük haksızlıklar var. Burada işvereniniz devlet sonuçta, devlet adeta çalışanlarını köleden öte kullanmaya çalışıyor bu da kabul edilebilecek bir şey değil bunu gündeme getirip takip edeceğimizi bilmenizi istiyoruz."
"SIKINTIYI YAŞAYANLARA MI YOKSA KOMİSYONDA BİZE ANLATILANLARA MI İNANALIM"
Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya şu ifadelere yer verdi:
"ÇAYKUR Genel Müdürü’ne, yönetim kurulu üyelerine bu meselelerden az önce bize anlattığınız bütün bu meseleleri ilettim. Bana söylenen, sizlerden kesilen işsizlik ödeneği meselesini anlattığımda bana dediler ki ‘Hayır vekilim size yanlış bilgi veriliyor, öyle bir şey yok.’ Şimdi birebir bu sıkıntıyı yaşayan insanların anlattığına mı inanalım, komisyonda bize anlatılana mı? KİT Komisyonu’nda bunu gündeme getirdiğimde bana bunu söylediler. ‘Size yanlış bilgi verilmiş, maaşlarından işsizlik kesintisi yapmıyoruz’ dediler. Şimdi bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik koşullara baktığımız zaman bir yıl gece gündüz çalışan bir insan bile geçinemezken bu insanlar beş ay yirmi dokuz gün çalışarak nasıl geçinsinler? Herkes elini vicdanına koyup bu meselenin üzerinde durması lazım. Yine KİT komisyon görüşmelerinde, Çalışma Bakanlığı bütçe görüşmelerinde bu meseleyi ciddiyetle takip edeceğiz. Bize ilettiğiniz bu haklı taleplerinizi, insani yaşama dair haklı taleplerinizi sizin adınıza gündeme getireceğiz. Kadro hakkınızı almanızı, işsizlik ödeneği hakkındaki mağduriyetinizi orada sizler adına dile getireceğiz."
İlginizi Çekebilir