MHP’den ‘Bakanlık’ yanıt

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, gazeteci Abdulkadir Selvi’nin köşesinde gündeme getirdiği “MHP’ye bakanlık” konusunda ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı.

MHP üzerinden kamuoyunun “meşgul” edilmesini yanlış ve gereksiz olarak niteleyen Yalçın, “MHP’nin; verdiği destek kaşlığında iktidar partisince kurulan kabinelerde yer alma arzusu ve çabası olmadığı, öteden beri partimizin yetkili ağızlarınca defalarca efkârıumumiyeye açıklanmıştır” dedi.

“MHP’ye bakanlık” tartışmasının, “HDP’ye bakanlık tartışmasına kamuoyundan yükselen tepkilerin üstünü örtmekten” başka hiçbir fayda getirmeyeceğini savunan MHP’li Yalçın şunları kaydetti:

ORTAYA ATAN GAZETECİNİN VÂKIF GÖRÜNME GAYRETKEŞLİĞİ: MHP’nin kabinede yer alacağına dair aylardan, hatta yıllardan beri farklı kıvamlarda ısıtılarak medya gündemine ve siyaset kulislerine taşınan bayat iddialar; son olarak A. Selvi tarafından Sayın Cumhurbaşkanı üzerinden yeni bir veçhe verilerek kamuoyuna yansıtılmıştır. Söz konusu iddianın yeni versiyonu -eğer bir dilek ve temenni değilse- onu ortaya atanın gazetecinin, siyaset dünyasında olup bitenlerin perde arkasına vâkıf ve hâkim görünme gayretkeşliğinden öteye geçmeyecektir.

CUMHUR İTTİFAKI KOALİSYON DEĞİL SİYASİ MUTABAKATTIR: Ayrıca MHP üzerinden kamuoyunun malayani ile meşgul edilmesi yanlış ve gereksizdir. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin siyasi angajmanlar, ortaklık ve birliktelikler konusundaki titizliği ve ilkeli duruşu kamuoyunun malumudur. Bunun yanında Ak Parti ile millî irade çerçevesinde kurulan Cumhur İttifakı beraberliği; koalisyon değil, bugüne ve geleceğe dönük fevkalade kuvvetli bir siyasi mutabakattır.

SİYASİ MÜNECCİMLİK: MHP’nin; verdiği destek kaşlığında iktidar partisince kurulan kabinelerde yer alma arzusu ve çabası olmadığı, öteden beri partimizin yetkili ağızlarınca defalarca efkârıumumiyeye açıklanmıştır. Cumhur İttifakı bağlamında hükümetin siyasi program ve kararlarının desteklenmesi ile hükümette yer alma isteği ayrı şeylerdir. Hele de Cumhur İttifakı bünyesindeki temas ve görüşmelerden parti yararına bir pazarlık ve çıkar edinme niyeti okumak, siyasi müneccimliktir.

BÜYÜK STRATEJİK HATA: Bu, aynı zamanda MHP’nin siyaset ilkelerini inkâr anlamına gelmektedir. MHP’nin temel hedefi, Türkiye’nin bekasıdır. Seçime giderken MHP’nin hükümette bakanlık isteyebileceğine dair iddiaların yeniden gündeme taşınmasının; iki tarafa da, iddia sahibine de faydası yoktur. Zillet ittifakının fiilî ve dominant ortağı HDP’ye bakanlık verilmesi hesaplarının tartışmaya açıldığı bir dönemde; MHP’ye bakanlık iddiasını öne çıkarmak, kasten yapılmış büyük bir stratejik hatadır.

ASILSIZ BAKANLIK İDDİALARI: MHP’ye dair asılsız bakanlık iddiaları meseleye meşruiyet kazandırmakla kalmayacak, bu husustaki faydasız tartışmalardan zillet ittifakı nemalanacaktır. HDP’ye bakanlık tartışmasına kamuoyundan yükselen tepkilerin üstünü örtmekten başka hiçbir fayda getirmeyecek bu teşebbüs, kamuoyunun dikkatini zillet ittifakının gizli ve kirli pazarlıklarından uzaklaştırmaya yarayacaktır. Bu arada temelsiz iddialar ve yalanlarla gündem oluşturma veya gündemi saptırma çabası, müddeinin inandırıcılığını ve itibarını zedeleyecektir."

GAZETECİ SELVİ NE DEDİ?

Abdulkadir Selvi, 13 Eylül’deki köşesinde MHP’ye bakanlık konusuna dair şu ifadeleri köşesine taşımıştı:

“2023 seçimlerinden sonra MHP bakanlık talep edecek deniliyor ya, şimdi size bir kabine kulisi aktarmak istiyorum. 24 Haziran 2018 seçimlerinden sonraydı.  Cumhurbaşkanı Erdoğan kabineyi ilan etmeden önce Bahçeli ile görüşmüştü. Erdoğan’ın o görüşmede MHP’ye bakanlık teklif ettiği söylenmişti. Ancak Bahçeli’nin koalisyon görüntüsü vermemek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendi partisinden oluşturacağı bakanlar kurulu ile çalışması için MHP’den bakanlık verilmesine gerek duymadığı söylenmişti. Hatta Erdoğan’ın kabine listesi açıklanmadan önce de yeniden temas kurdurup Bahçeli’nin kararında bir değişiklik olup olmadığını ölçmeye çalıştığı ifade edilmişti. Ancak Bahçeli’nin duruşunu koruduğu için kabineye MHP’li bakan alma düşüncesinden vazgeçtiği konuşulmuştu. Cumhur İttifakı’nda ortak olduğu için bunlar zamanın ruhuna uygun olan davranışlardı. İki liderin karşılıklı jestleriydi. İttifaklar güvene dayalı olarak yürür. Bakın CHP ile İYİ Parti arasında yaşanan tartışmalar Millet İttifakı açısından hiç hayra alamet görüntüler değil.”