CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Kocaeli’de katıldığı toplantıda CHP’nin Yeni Kalkınma Stratejisi’ni anlattı.
CHP Ekonomi Masası’nın Kocaeli’de iş dünyasıyla bir araya geldiği toplantıda konuşan Öztrak, işbaşına geldiklerinde uygulayacakları stratejilerin enflasyonu ve cari açığı nasıl düşüreceğini anlattı.
Öztrak, ekonomik kriz ve tek kişilik rejimin hayat geçmesiyle ortaya çıkan devlette yönetim krizinin ülkeyi büyük bir buhrana sürüklediğini iddia ederek, hükümetin kerameti kendinden menkul “faiz sebep, enflasyon netice” safsatasıyla Türk Lirası’nı pul ettiğini söyledi.
Saray yönetiminin son yayımladığı Orta Vadeli programda, 2023 hedeflerinin yarısına bile ulaşamayacağını açıkça kabul ettiğine ve güveni yitirdiğini söyleyen Öztrak’ın sunumunda yer alan bilgilere göre işgücü ödemelerinin milli gelir içindeki payı son iki yılda 10 puana yakın azaldığını belirtti.
“Türkiye’nin enflasyonu OECD’yi katlıyor”
Öztrak’ın konuşmasında paylaştığı bilgilere göre Türkiye’de enflasyon, üyesi olduğu Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) ülkeleri ortalamasının 8 katına ulaşıyor. Türkiye’deki gıda enflasyonu OECD ortalamasının 6 katını bulurken, enerji enflasyonu ise OECD ortalamasının 4 katını aşıyor.
“Borç çok, kasa açık veriyor”
Türkiye’nin dış borçları ve cari açığı ile ilgili konuşan Öztrak, “Türkiye’nin önümüzdeki bir yıl içinde vadesi dolacak dış borcu 182,5 milyar dolar. Buna, bu yıl 55 milyar doları bulması beklenen cari açık da eklenince ortaya büyük bir finansman ihtiyacı çıkıyor. Buna karşın Merkez Bankası’nın kasası hali hazırda 52 milyar dolar açık veriyor.”
“Yeni kurallar, yeni kurumlar, yeni kadrolar”
Öztrak, Türkiye’nin önemli bir coğrafi konum ve genç nüfus avantajına sahip olduğunun altını çizerek, sunumunda dünyadaki gelişmeleri doğru okuyup, fırsatları değerlendirebilen bir yönetimle Türkiye’nin rahatlıkla Avrupa’nın ve bölgesinin en büyük tedarik üssü olabileceğini vurguladı.
CHP’nin dört ayaklı stratejisi
Türkiye’nin bu konuma gelmesinin ancak, “Yeni Kurallar, Yeni Kurumlar ve Yeni Kadrolarla” mümkün olduğunu söyleyen Öztrak, CHP’nin dört ayaklı Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi’nin ana başlıklarını şöyle anlattı:
“Buna göre CHP’nin stratejisinin ilk ayağında, herkesin adalete erişimini sağlamak, hesap verebilir ve kapsayıcı kurumlar oluşturmak yer alıyor. Cumhurbaşkanının tarafsız olacağı Yeni ve Güçlendirilmiş Demokratik Parlamenter Sisteme geçiş, kuvvetler ayrılığının güçlendirilmesi, ekonomideki gerçek durumu ortaya koymak için çalışacak Durum ve Hasar Tespit Komisyonu’nun kurulması, Merkez Bankası’nın bağımsızlığının sağlanması ve diğer önlemler, bu ayağın önemli adımları olarak sayılıyor.
Stratejinin ikinci ayağında ekonomiyi sıcak parayla şişiren değil üreterek zenginleştiren bir büyüme stratejisinin hayata geçirilmesi var. Strateji ve Planlama Teşkilatı’nın kurularak ekonominin etkili stratejiler ve planlama çerçevesinde şekillenmesi, atılacak adımlarda istişareyi sağlamak üzere Ekonomik ve Sosyal Konsey’in çok daha etkin şekilde hayata döndürülmesi, kamu ve özel arasında yeni ve etkili bir iletişimin sağlanması, eğitim sisteminin ülkenin ve çağın ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirilmesi bu ayağın en önemli adımlarını oluşturuyor.”
Öztrak, yaratılan refahın toplumda hakça paylaşılmamasının, refahın tek elde toplanmasının aynı misket oyununda olduğu gibi oyunun bitmesine sebep olacağını belirterek, hiç kimseyi arkada bırakmayan bir ekonomik kalkınma için Aile Destekleri Sigortası’nın hayati öneme sahip olduğunu söyledi.
Stratejinin dördüncü ve son ayağını, çevresel sürdürülebilirlik ile maliye ve para politikasında sürdürülebilirlik önlemlerinin oluşturduğunu ifade eden Öztrak, büyümenin bütçe açığını büyütmemesi ve kamu borcunu artırmaması gerektiğini belirtti.
“Sürdürülebilir, nitelikli, kapsayıcı ve insan odaklı bir kalkınma”
Öztrak, CHP’nin dört ayaklı stratejisinin zamanlamasının da son derece önemli olduğunu ifade ederek, seçimi kazanmalarının Türkiye ekonomisine güveni artıracak önemli bir başlangıç olacağını söyledi.
Güven tesis edilmesinin, belirsizliklerin azalmasını sağlayacağını vurgulayan Öztrak, “Türkiye’nin risk primi azalacak. “İstikrar döngüsü” olarak adlandırılan kaliteli dış finansman girişi, kur baskısının hafiflemesi, enflasyonda ve dolarizasyonda gerileme döngüsü işlemeye başlayacak. Sürecin son adımı ise “kaliteli yatırım ve büyüme ortamına dönüş” olacak.” dedi.
Öztrak, dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüme uygun kapasite artırıcı yatırımlarla verimlilikte artış sağlanacağını ifade ederek, “İstihdamda ve ücretlerde artarken gelir dağılımında da adalet sağlanacak. Türkiye ekonomisi sürdürülebilir, nitelikli, kapsayıcı ve insan odaklı bir kalkınma eksenine oturtulacak.” diye konuştu.
Hibya Haber Ajansı
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.