Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
”Sevgili Bosnalı Hersekliler, değerli annelerimiz ve şehit aileleri, aziz kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.
Bugün insanlık tarihine kapkara bir leke olarak geçen Srebrenitsa Soykırımı’nın 29. sene-i devriyesini idrak ediyoruz.
Bu hüzün dolu günümüzde şehitlerimizin kederli ailelerine ve tüm Boşnak kardeşlerimize şahsım ve milletim adına bir kez daha en içten taziyelerimi iletiyorum.
Bosna Hersek’in ilk Cumhurbaşkanı, büyük fikir ve dava devlet adamı merhum Aliya İzzetbegoviç’in ”Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.” sözündeki hikmeti ve acı gerçeği aklımızdan çıkarmıyoruz.
Benzer bir mezalimin dünyanın hiçbir yerinde tekrar yaşanmaması için Srebrenitsa’yı unutmayacağız ve unutturmayacağız. Şehitlerimizin ruhları şad, mekanları cennet olsun diyorum. Rabbim tüm şehitlerimizi cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin diyorum.
Srebrenitsa’da yakınlarını kaybeden annelerimizin ve kardeşlerimizin acılarının dün gibi taze olduğunun farkındayız. Her 11 Temmuz’da acıları yenilenen şehitlerimizin ailelerine ve Boşnak kardeşlerimize Mevla’dan sabrı cemil niyaz ediyorum.
Bilindiği üzere Türkiye’nin eş sunucularından olduğu 11 Temmuz’un Srebrenitsa Soykırımı’nı Anma Uluslararası Günü olarak ilan edilmesine dair karar tasarısı 23 Mayıs’ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edildi.
Bu kararın hazırlanmasından kabul edilmesine kadar tüm aşamalarında emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Srebrenitsa Soykırımı’na benzer bir karanlığın dünyanın hiçbir yerinde tekrarlanmaması için bu kararın ibret olması gerektiğine inanıyoruz. Ancak 29 yıl önce Srebrenitsa’da yaşanan vahşetin bir benzerine bugün Gazze’de ve işgal edilmiş Filistin topraklarında Filistin halkı maruz kalıyor.
16 bini çocuk olmak üzere yaklaşık 40 bin masum insanın katledilmesini uluslararası kurum ve kuruluşlar tıpkı 29 sene evvel olduğu gibi sadece seyrediyor.
Tüm dünya olarak insanlık ve samimiyet imtihanından geçiyoruz. Şunun bilinmesini isterim. Gazze’deki barbarlığın sorumluları da aynı Srebrenitsa’da olduğu gibi uluslararası hukuk önünde er ya da geç hesap verecektir. Türkiye olarak adaletin tecellisi ve katliamın faillerinin hesap vermesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.
Uluslararası mahkeme kararlarına rağmen Bosna Hersek’teki soykırımı hala inkar edenleri ve savaş suçlularını yüceltenleri esefle karşıladığımızı burada bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Ayrıca savaş sonrası evlerine geri dönen kişilere yönelik saldırı ve tacizleri de endişeyle takip ediyoruz. Hangi etnik kökenden olursa olsun her bir Bosna Hersek vatandaşının yaşadığı yerde kendisini emniyette hissetmesi için yerel makamların üzerlerine düşen görevi yapmalarını bekliyoruz.
Bosna Hersek’te kalıcı barış ve istikrarın muhafazası için her türlü nefret söylemini artık tamamen geride bırakmalı, barış, hoşgörü ve uzlaşma kültürünü yaymanın yollarını aramalıyız. Bosna Hersek’te tüm kesimleri kapsayan bir iç uzlaşının hakim kılınması en samimi temennimizdir.
Çatışma ve gerilimden kimsenin kazançlı çıkmayacağını herkesin aklında tutması gerekir. Türkiye, Bosna Hersek’in bir istikrar, barış ve refah havzasına dönüşmesi için üzerine düşeni yapmaya devam edecektir. Bosna Hersek’in toprak bütünlüğü, siyasi birliği ve egemenliğine yönelik koşulsuz desteğimizi daima sürdüreceğiz.
Sizlerden gönüllerinizi ferah tutmanızı bekliyorum. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken Srebrenitsa şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Allah’a emanet olun.”
Hibya Haber Ajansı
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.