Galatasaray Kulübü Başkanı Burak Elmas, konuk olduğu Anadolu Ajansı (AA) Spor Masası'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Barcelona ile yarın oynayacakları UEFA Avrupa Ligi son 16 turu rövanş maçı öncesinde Florya'da çok güzel bir atmosferin olduğunu belirten Elmas, "Takımımız son derece motive. Umarım yarın Barselona'da göstermiş oldukları, hepimizin, Türkiye kamuoyunun takdirini toplamış disiplinli oyunu tekrar göstererek, Ali Sami Yen'de yazılan destanlara bir yenisini eklerler." dedi.
Avrupa'da başarısızlığın en önemli sebeplerinden birisinin finansal disiplinle yönetilmemek olduğunu savunan Elmas, "UEFA'nın futbolda uzun süredir uygulandığı finansal fair play çok önemli. Biz bunu Türkiye'de biraz geç fark ettik. Hala da tam fark edebilmiş değiliz. Kulüplerin finansal olarak kendi gelirleriyle dönebilmeleri, kurumsal açıdan disiplinli yönetilmeleri, spora bakış açılarının öngörüyle değil bilimselleşmesi gerekiyor. Avrupa'da futbol dahil bütün spor branşları çok daha bilimsel yönetiliyor. Biz ülke olarak bunun gerisinde kaldık. Eskiden yöneticilerin, teknik ekiplerin öngörü, oyunu okuyabilme diye tabir ettiğimiz sezisel kabiliyetleri, bugün çok fazla ölçümle, bilgiyle, datayla daha net tespit edilebiliyor. Kulüplerin spor bilimindeki gelişmeleri yakından takip edip yüksek seviyede kullanması, buradan gelen verileri de çok yüksek düzeyde kullanması gerekiyor. Biz de Galatasaray olarak bunun öncüsü olmak için çok ciddi adımlar atıyoruz." şeklinde görüş belirtti.
Cesaretli davranan, problemleri halının altına süpürmeyen kulüplerin ilk düzlüğe çıkan kulüpler olacağını söyleyen Elmas, Galatasaray'ın maddi ve manevi kaostan ilk çıkan takım olması için birçok pozitif girişimde bulunduklarını kaydetti.
Galatasaray'ın finansal yapısı
Burak Elmas, doğru bir bütçeyle zarar etmeden bir hikaye yazmanın peşinden gittiklerini söyledi.
Elmas, sarı-kırmızılı takımın yıllık giderini 30-35 milyon avro seviyesine indirmek istediklerini aktararak, "65 milyonlar seviyesinden 55-60'lar seviyesine geldik. Galatasaray'ın 85-90 milyon avrolar harcayarak başarısız olduğu sezonlar oldu. Geçmişte bu zararları eden yönetimler hiçbir şey olmamış gibi dolaşabiliyorlar ortada. Bugün para harcayıp 'Bizden sonrakiler nasıl olsa öder' mantalitesi artık daha fazla sürdürülemez." diye konuştu.
Elmas, yönetime geldikten sonraki hamlelerinden memnun olup olmadığıyla ilgili soru üzerine şunları kaydetti:
"Baştan beri stratejimiz vardı, bunu uygulamak için yola çıktık. Bazen uygulamada arzu ettiğiniz hıza ulaşamayabilir, uygulama aşamasında kişilerle aynı fikirde olmadığınızı görebilirsiniz. Bu stratejimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Bu cesaret isteyen bir şey, anlaşılan ve alışılagelmiş bir şey değil. Popüler kararlar almak yerine, Galatasaray'ın 5-10 yılını düşünmek gerekiyor. Bütün genç üyelere 'Asıl sizlerin takip etmesi lazım.' diyorum. Bize bırakılan Galatasaray çok iç açıcı değil. Çok ciddi bir borç yükü olan, nakit üretemeyen, birçok sporda stratejisi olmayan bir Galatasaray bizim jenerasyonumuza bırakıldı. Bizim hedefimiz, bizden sonra gelen genç nesillere yaptıklarımızın üzerine koyabilecekleri kuvvetli bir Galatasaray platformu bırakmak."
MHK'nin hakem klasmanı belirleme kararları
Burak Elmas, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Merkez Hakem Kurulunun (MHK) hakem klasmanı belirleme kararıyla ilgili, "Kulüpler Birliğinin üzerinde mutabık olmadığı bir liste, Kulüpler Birliği gücü kullanılarak TFF ve MHK'ye dikte edilmeye çalışılıyor." dedi.
Kulüpler Birliği adına üç kulüp başkanının MHK'nin eski başkanı Serdar Tatlı'ya maç yönetmemesi için 9 hakemlik bir liste verdiğini anlatan Elmas, "Bu listedeki isimlerin hepsi bugün görevden alınan hakemler listesinde var. Onlara 4 hakem daha eklendi. Bu liste kimin listesi? Böyle bir liste teslim edilecekse bunun bir altyapısının olması lazım. O gün için bana sorarsanız Kulüpler Birliğinin birlikteliği bu dönem için sona erdi." ifadelerini kullandı.
Elmas, Türk futbolunda lobi çalışmaları yapan kulüpler olduğunu savunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün Kulüpler Birliğinde ve Türk futbolunda birtakım lobiler, güç gösterme çabasında olan kulüpler var. Biz göreve geldiğimizden bu yana tüm kulüplerin haklarının eşit olması gerektiğini savunuyoruz. Bugün bir sonraki TFF seçimleri için bile lobi yapanlar var. Türk futbolu bu kadar büyük bir kaosun içerisinde, şu anda kurullarda yer alacak kişiler, kurullara insan sokmaya çalışan kulüpler, federasyon başkanlığına aday göstermek ya da olmak isteyenler şu anda kulis çalışması yapıyor. Bunun en büyük zararını da Türk futbolu çekiyor. Bu 9 hakemin burada olması beni çok rahatsız ediyor. Niçin, hangi takıma hata yapmışlar, bunları çok iyi incelemek lazım. Bu kararları alırken bu kadar uzun süre hizmet etmiş hakemlerin bir ailesi, gururu olduğunu unutmamak lazım. Yapılış şekli son derece zamansız oldu. Anlatılış şekli son derece yanlış oldu. Eğer Kulüpler Birliği mutabık kalsaydı, sebepleri anlatılsaydı, kalan hakemler niçin kaldı, gidenler niye gitti, bunu isteyen kulüpler olmuş mu, hangi maçları iyi yönetmedikleri için bu hakemler görevden alınmışlar, acaba bazı kulüplerin hakemlerin atanması ve görevden alınması konusunda diğer kulüplere göre orantısız talebi olmuş mudur? Bu sistemsel hataları ortadan kaldırmadığınız zaman istediğiniz kadar hakemleri değiştirin, MHK Başkanı değiştirin, hiçbir şey değişmez."
MHK'nin kararının gerekçelerinin kendilerine anlatılmadığını belirten Elmas, "Galatasaray'a sezon içinde ciddi bir operasyon yapıldı. O listede, bizim maçlarımızda ciddi hatalar yapan hakemler de var. Bir liste çıkarttırdım geçenlerde, bütün hakemlerin hangi kulübün maçını yönettikleri, hangi takımın maçını kaç hakemin tüm sezonda yönettiğini, hangi hakemlerin hangi takımların maçlarından sonra dinlendirildiğinin tablosunu çıkarttırdım. Sürekli alınan kararlarda belli kulüplerin aleyhine hata yapan hakemler, belli kulüplerin maçlarını az sayıda hakemin yönettiği gibi resim çıkacak. Bu resim de aslında sistemsel problem dediğim şeyin ana sebebidir." görüşlerini paylaştı.
Sistemsel sorunları kişilere zimmetlemekten vazgeçilmesi gerektiğini dile getiren Elmas, problemlerin kamuoyuna açık bir şekilde çözülmesi gerektiğini kaydetti.
Türk sporunda geçmiş alışkanlıklarla devam etmek isteyenlerle yenilikçilerin bir mücadelesi olacağını aktaran Elmas, "Kurumsal yönetim alışkanlıklarıyla bu sporu yönetmek zorundayız. Geçmiş alışkanlıklara sporu teslim edemeyiz. Bu kulübe bir şey olmaz, devlet nasıl olsa yardım eder mantığıyla bu iş bitmez. Her türlü pozitif çözümde masadayız. Bu sezon başlamadan, bu konuları sezon başlamadan halletmek gerektiğini söyledim. Haklı çıktık. 10 hafta kala ligin geleceğine, puan durumuna ciddi etkileri olmuş hakemler sistemden çekildi. O zaman ben çıkıp söyleyebilirim, 'Bize operasyon yapıldı.' Zaten bunlar bizim şikayet ettiğimiz maçlardır. Suç duyurusunda bulunalım. Bunu küme düşme potasındaki kulüpler de söyleyebilir. Tamamen bir kaos sezonuna girdik. Son kararın zamanlaması son derece yanlıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Elmas, UEFA'nın Finansal Fair Play sistemini tüm federasyonların ülkelerinde uygulamak zorunda olduğunu söyleyen Elmas, "Biz Türkiye olarak gözümüzü kapattık. Bu zararlar göz göre göre oluştu. Biz de rakiplerimiz de sert denetimden geçmeliyiz. Bu denetimi gevşetince işini düzgün yaparak borçlarını azaltmak isteyen, kulübünü finansal bir disiplinle ileri taşımak isteyen yönetimler linç ediliyor." dedi.
Transfer harcamalarında denetimsizlik olduğunu ileri süren Elmas, "Sonra, 'O oyuncuyu alıyor, sen nasıl alamıyorsun?' deniyor. Sistemlerin doğru konulması, denetimin disiplinli yapılması, cezaların acımasızca verilmesi lazım. Türk sporu denetimdeki zayıflık ve cezalardaki esneklik sebebiyle bu hale geldi. Artık çeki düzen verilmesi lazım. Geldiğimiz noktada bu bir mecburiyet. Bu mecburiyet olmasa bile biz kulübümüzü böyle yöneteceğiz. Bugün popüler olan, doğru yaptığı sanılan çoğu kişinin kulüplerine büyük bir ihanet içinde oldukları zaman içinde gözükecek." diye konuştu.
Kulüplerin göz göre göre ekonomik olarak sıkıntıya düştüğünü kaydeden sarı-kırmızılı kulübün başkanı, şunları söyledi:
"Bizim problemimiz sistemsel ve sisteme müdahale. Sistem içinde lobiler olması ve güç ortaya koyma mücadelesidir. Bunu herkes biliyor ve konuşuyor. Finansal fair play sadece kulüplerin zararını ölçme kuralları değildir. Bu kural kulüplerin şişirilmemiş gelirleriyle, net kendi kazancıyla operasyonlarını finanse etmesi ve rekabet etmesi üzerinedir. Bu konuda Türkiye'de ciddi sorun olduğunu görüyorum. Bazı kulüplerimizin bilançolarıyla, gelirleriyle kuramayacakları takımları kurulabildiğini görüyoruz. Biz burada ufalmaya çalışırken, bizden daha fazla borçlu olan kulüplerin daha fazla harcama yapabildiğini görüyoruz. O zaman finansal haklı rekabet sahada oluşmuyor. Borç yaparak bile gelirinden fazla harcamaması lazım kulüplerin. Bir takımın harcama limitini genişlettiğiniz zaman, o takım borç yapıyor. Mecbur kaldığınız bütçeyle başarı elde etmek zorunda olduğunuz yerde, diğer takım borçlanarak, kulübünü zarar ettirerek sizinle rekabet ediyor. Bu haksız rekabet sadece oyunda değil, finansal açıdan da oluyor. Buna dünyada büyük önlemler almaya çalışıyorlar. Türkiye'de de böyle bir disipline girme mecburiyetimiz var."
Süper Lig AŞ. kurulması hedefi
Kulüpler Birliği Vakfı içinde anlaşmazlık olduğunu ileri süren Elmas, "Süper Lig AŞ. mevcut Kulüpler Birliği Vakfı yapısı ve yönetim tarzıyla kurulamaz. Çünkü samimiyet yok, büyük ayrışma var. Bu devam ederse, Kulüpler Birliği Vakfı içinde olup olmamayı ciddi anlamda düşünüyoruz." açıklamasında bulundu.
En son erteleme kararında federasyonun Kulüpler Birliği Vakfından görüş aldığını anlatan Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Daha Barcelona maçını oynamamıştık. O gün, 'Böyle bir hava geliyor. Burada birçok takım mağdur olabilir, sahalar bozulabilir ve sakatlar verebiliriz. Bunu geçmişte yaşadık.' diye söyledim. Ancak, 'O istiyorsa yapmayalım, biz idare ederiz.' şeklinde hareket eden kulüpler var. Bu maçın yarışa ciddi etkisi olmayacaktı. Kulüpler Birliği Vakfı olarak aramızda anlaşamadık. Federasyonun yapmış olduğu pozitif teklife, negatif dönüldü. Oy birliğiyle değil oy çokluğuyla dönüldü. Süper Lig AŞ'nin kurulması, naklen yayınlar, vesaire... Ciddi işler. Kulüplerin, ciddi anlamda Türk sporunun geleceği için bu konularda ehil kişilerle hareket etmesi gereken bir dönem. Maalesef mevcut Kulüpler Birliği Vakfı yapısı içinde bu iradeyi görmüyorum. Bizim önce Kulüpler Birliği Vakfı içinde bir masa etrafında hemfikir olmamız gerekiyor. Daha hepimizin şikayet ettiği, çalışmadığını düşündüğü Merkez Hakem Kurulu sisteminde alınan kararın şekli, zamanı ve isimleriyle ilgili bile aramızda mutabık kalamıyoruz. Süper Lig AŞ. kurulunca birçok konuda mutabakat sağlanması lazım. Mevcut yapı bunu sağlayamaz."
"Türk futbolunda gelirler aşağı indi, dip noktadayız"
Yayın ihalesi ile ilgili konuşan Elmas, mevcut yayıncı kuruluşun her sene indirim isteyerek kulüpleri zor durumda bıraktığını söyledi.
"Mevcut yayıncı kuruluş 500 milyon dolardan ihale aldı. Sonra her sene indirim aldı. Her sene ihaleye girdik neredeyse. Bugün 200 milyon dolarlara indi gelirimiz." ifadelerini kullanan Elmas, "O kuruluş ödeyemediği zaman indirim alıyor. Biz bu indirimlerin çoğuna kulüp olarak katılmadık. 500 milyon dolar ihaleye imza atıyorsunuz, ben bütün transferleri bana taahhüt edilen rakam üstünde yapıyorum, sonra vazgeçiyorsunuz ama benim alacaklım vazgeçmiyor. Bunlar olmamış gibi yine eski alışkanlıklarla ihaleye girdiler. Yayıncı kuruluşla aramızda davranış şekli ve geçmiş kontratın uygulanma şekli konusunda ciddi problemimiz var." şeklinde konuştu.
Mevcut yayıncı kuruluşun yeni ihaleye dahi şartnameye uymayan teklif sunduğunu aktaran Burak Elmas, şu görüşlerini paylaştı:
"Bu senenin altında teklif verdiler. Siz hesabınızı yanlış yapacaksınız, işinizi yönetemeyeceksiniz, buna rağmen hiçbir bedel ödemeden istediğiniz indirimi alacaksınız ve ben de kulüp olarak bunun bedelini ödeyeceğim. Böyle bir iş birliği olamaz. Bu iş birliği değil, tek taraflı menfaattir. Bunun kabul edilmemesini şiddetle savunuyorum. Doğruları konuşmak lazım. Radikal karar almak lazım. Türk futbolunda gelirler aşağı indi, dip noktadayız. Anadolu kulüplerinin gelirlerinin yüzde 80'i yayın geliri. İlk havuz oluştuğu zaman dört büyük kulüp bu havuzu kurarak futbolun güzelleşmesi adına büyük bir irade ortaya koydu. Biz bu şekilde Anadolu'nun geleceğe dönük haklarını korumak zorundayız. Onlar güçlü oldukça ve markalarını iyi yönettikçe bizim markamız ve ciromuz büyüyor. Federasyona yetki verdik. Görüşlerimizi de şeffaf şekilde dinlediler. Karşılıklı fikir teatisinde bulunarak süreci götürdük. Saran grubunun teklifi var. En iyi teklifi onlar yaptı bazı paketlerde. 1A paketiyle ilgili tekrar konuşulacak. Yayıncı kuruluşla yapılan sözleşmede her sene öldük, her sene indirim yaptık. Her sene öleceğimize bir kere ölelim. En azından ne yaptığımızı bilelim ve geleceğe dönük büyüme potansiyelimiz olsun. Onun için burada kulüplerin ortak bir iradesi var. Umarım iyi bir şekilde ilerler. Federasyon, Kulüpler Birliği Vakfı ve komisyon üyelerine danışarak görüşmeler devam ediyor."
Kulüpler Birliği Vakfındaki durumun devam etmesi halinde radikal kararlar alabileceklerini vurgulayan Elmas,
"Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor gibi kulüplerin ciddi bir görevi olarak havuzda yer alıyoruz. Fakat biz bu görevi yerine getirirken Türk futbolu yanlış şekilde yönetilir ve havuzun değeri düşerse, ciddi anlamda her şey düşünülmeli. Kendi yayın hakkımızdan ve almamız gereken toplam rakamdan ligin değerini büyütmek için ciddi anlamda feragat edeceğiz ve bu sorumluluğu da taşıyoruz. Anadolu kulüplerini önemsiyoruz ama burada birtakım pozitif hamleler için tüm kulüplerin beraber karar alması lazım. Kulüpler Birliği Vakfındaki bu sistem devam ederse, futbol yönetiminde bozuk sistem devam ederse, Türk futbolunu büyütme irademiz karşılık bulmuyorsa, o zaman kimse kusura bakmasın, çok radikal şeyler düşünülebilir. Bizim gibi kulüplerin Türk futboluna ve Anadolu kulüplerine karşı bir görevi var. Bu görevden vazgeçmeyeceğiz. Anadolu kulüplerinin hakkını da kendi hakkımız gibi görerek hareket etmemiz gerekiyor."
değerlendirmesinde bulundu.
"Bir futbol stratejisi belirledik"
Sarı-kırmızılı ekipteki genç futbolcu stratejisinden bahseden Burak Elmas, "Biz satmak üzere genç oyuncu sistemine girmedik. Bir futbol stratejisi belirledik. Bu stratejinin ana hedefi, genç oyuncuları geliştirerek, onlara değer katarak, onları arzuları dahilinde gitmek istedikleri kulüplere yollayarak Galatasaray'ın ciddi gelir elde etme projesi." dedi.
Altyapıda ciddi bir planlama üzerinde çalıştıklarını dile getiren Elmas, "Yetenekleri geliştirerek, Galatasaray'a bonservis geliri elde eden bir sistem kurgulamak istiyoruz. Bunun daha birinci senesindeyiz. Bir anda yapamazsınız. Bunda Galatasaray olarak geç kaldık. Bu bir cesaret işidir. Futbolda yüzde yüz diye bir şey yok. Ara sıra hata yapacaksınız ama ne kadar uzun süre bir sistemi ödün vermeden uygularsanız, sistem o kadar mükemmelliğe gider. Bu sistemi, uygulamada en yetkin olduğunu düşündüğümüz kişileri göreve getirerek uygulayacağız. Bizden sonra gelenler de bu sistemi uygulamaya devam ederler. Galatasaray'ın mecburiyeti ve geleceği burada." şeklinde görüş belirtti.
Bazı genç oyuncuların sezon başı ile bugün arasında önemli performans farkı olduğunu aktaran başkan Elmas, "Oyunculara emtia gibi bakmamak lazım. Bazıları mutlu olduğu yerden gitmek istemeyebilirler. Bazıları da mutsuz olur ,gitmek isterler. Kulüp isteyecek, oyuncu da gitmek isteyecek. Bunların hepsinin doğru oluştuğu şartlarda, oyuncularımızın da istediği ortamda, şartlarımıza uyduğu sürece izin veririz. Bizim amacımız sadece oyuncu alıp satmak değil, sahada başarılı olarak bu seneki Avrupa performansını sürekli kılmak. O yüzden iyi oyuncularımızı kadroda tutmak istiyoruz. Genç oyuncularımız var, hepsi kulübümüzün değeri. Potansiyellerinin daha yüksek olduğuna inanıyoruz. Bu sezon içinde bazı oyuncularımızın gelişimine baktığımızda, sezon başı ile bugün arasında ne kadar ciddi pozitif fark olduğunu görürsünüz." diye konuştu.
"Bugüne kadar hiç ilave borç almadık"
Burak Elmas, zor bir süreci yöneteceklerini, zor kararlar almaları gerektiğini ve popüler olmayacaklarını bilerek göreve geldiklerini vurgulayarak, "Bugüne kadar hiç ilave borç almadık. Bankalar Birliği anlaşmasından sonra gelen ilk yönetimiz, borçlanma yasağı var ve bu aya kadar borçlanmadan çevirebildik. Bankalar Birliği sonrası ciddi bir disiplinle yönetmek gerekiyor. Biz bu disiplini uygulamaya çalışıyoruz." açıklamasında bulundu.
"Galatasaray'ın geleceğiyle ilgili kaygısı olmayan, kendilerini iktidar görmek isteyen veya ibra etmemekten bile zevk alan ufak bir grup var." diyen Elmas, şunları söyledi:
"Fakat Galatasaray'da çok ciddi bir aklıselim de vardır. Göreve gelirken, 'Güç dengelerinden, kavgadan beslenerek ayrıştıran kutuplar var. Bu kutupları azınlık bırakacağız. Aklıselim sessiz çoğunlukla beraber Galatasaray'ın geleceğine beraber yürüyeceğiz.' dedik. O çoğunluğun iradesine güveniyorum. Onların bu gerçek resmi ve yapmaya çalıştıklarımızı gördüklerini düşünüyorum. Seçimi kazandıktan 1 ay sonra bir algı çalışması başladı. Sosyal medya buna çok imkan veriyor. Vicdanınız rahatsa ve hikayenizi anlatabiliyorsanız, bu konuda rahat olmalısınız. Ben ve arkadaşlarım da son derece rahatız. Galatasaray için doğru olduğunu düşündüğümüz ve bugüne kadar cesaret edilemeyen şeyleri Galatasaray'ın geleceği için yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz. Genel kurul kolay geçsin diye teslim olmadan, doğru bildiğimiz yoldan sapmadan gideceğiz. Takdir hakkını kullanacaklar da bizi seçen üyelerimiz."
Sponsorluk gelirlerini arttırdıklarını kaydeden Burak Elmas, "Geldiğimizden beri Türkiye'de şirketlerin beklemediği ciddi bir kur oynaması oldu. Temmuz-Aralık arasında yüzde 50 kur fark etti. Bu yüzden gerekli açığı hemen kapatamıyorsunuz. Ciddi anlaşmalar yaptık ve sponsorluk gelirini arttırdık. Beklemediğimiz kur farkı oluştu sonrasında. Ekonominin zor olduğu bir alanda gelirimizi büyütmeye çalışıyoruz. Sporda kısa vadeli başarılar bazen uzun vadeli başarısızlıkları örttüğü gibi, kısa vadede de başarı gelmeyince uzun vadeli yapmak istediklerinizin önemi örtülebiliyor. Yolda zorlandığımız, hata yaptığımız yerler de oluyor. Hatalarımızı kısa sürede düzeltip, stratejimizden vazgeçmeden doğru yolda gitmeye çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
"Torrent'le mutlu bir çalışmamız var"
Sarı-kırmızılı teknik adam Domenec Torrent'le çalışmaktan duydukları memnuniyete vurgu yapan Elmas, "Torrent çok zor bir dönemde geldi. Çok kısa dönemde fazla maç sayısı vardı. Takımı tanımak, istediklerini uygulamak adına zamanı çok olmadı. Bir Galatasaray efsanesinden sonra gelmek de kolay değil. Ciddi anlamda haksız eleştiriye ve baskıya tabi tutuldu." ifadelerini kullandı.
Torrent ve ekibinin çok ciddi bir çalışma içinde olduğunu belirten Elmas, sözlerine şöyle devam etti:
"Çok ciddi raporlamalar geliyor. Oyunculardaki pozitif gelişimi de görüyorum. Bu seneki çalışmanın ve birlikteliğin pozitif etkilerini önümüzdeki sene çok daha fazla göreceğimizi düşünüyorum. İnsanlığından ve Galatasaray'a uyumundan çok memnunum. Ona Galatasaray'ın hikayesini anlattım. O da bana, 'Biz Barcelona'ya (Bir kulüpten fazlası) deriz. Bu biraz milliyetçi sebeplerledir. Siz de öyle bir kulüpten fazlasısınız. Bunun sebebi de bir kültür yuvasından çıkmış olmanız. Sadece sporda değil birçok alanda öncülük yapıyor olmak.' şeklinde bir benzetme yaptı. Torrent'le mutlu bir çalışmamız var. Umarım böyle devam eder. Yarın kurulduğumuz ocağı göstermek için Laporta ve arkadaşlarını Galatasaray Lisesi'ne götüreceğiz. O da çok görmek istedi. Çünkü Galatasaray'ın kuvvetli bir hikayesi var. Bu hikayeyi düzgün anlatmak lazım. Maalesef bazen gücümüzün ve değerlerimizin gücünün farkında olmuyoruz. Her ortamda bunu anlatmaya çalışıyoruz."
Elmas lider Trabzonspor ile ilgili olarak ise "Trabzonspor şu anda lider ve buraya gelmek için teknik direktöründen başkanına, yöneticisine, sporcusuna kadar ciddi emek sarf ettiler. Bu emeğe haksızlık yapmamak, emek hırsızlığı yapmamak lazım." diye konuştu.
Barcelona dahil Avrupa'nın büyük kulüpleriyle iş birliği düşündüklerini belirten Elmas, "Avrupa'da ve dünyada belli özelliklerini takdir ettiğimiz birçok elit kulüp var. Bu kulüplerin hepsiyle Galatasaray'ın üst seviye ilişkisinin olmasını, tecrübe ve bilgi aktarımı yapmasını çok önemsiyoruz. İş ortakları seçmeye çalışıyoruz ve Barcelona bunlardan biri. Örneğin Barcelona deplasmanına gittiğimiz zaman altyapıdan 4 arkadaşımız Barcelona'nın akademisini ziyaret etti. Bütün kulüplerle her karşılaşmamızı çok önemsiyoruz. Barcelona bazında da birçok şey olabilir." ifadelerini kullandı.
Sportif danışman Luis Campos'un görevinden ayrılacağı yönelik iddiaları değerlendiren Elmas, dış basında spekülatif haberler yapıldığını dile getirdi.
Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, "Sosyal medya kullanıcıları yabancı bir siteden haber alıyor ve bunu yayıyor. Oradan oraya, oradan oraya gidiyor. Galatasaray'ın resmi sitesini haber yalanlamaya harcasak, maç skorlarını veremeyecek hale geliriz. Bugün mesela Barcelona maçının bilet konusu... Bir karaborsacı bilet alamadım diye yazı yazıyor, sonra bütün üyelerimiz, 'Vay bu nasıl olmuş.' diyor, yangın çıkıyor. İşin kaosunu yaratmak doğrusunu anlatmaktan daha kolay hale geldi." yorumunda bulundu.
"Galatasaray'ın önemli bir hukuk zaferidir"
Galatasaray Adası'nın geri alınmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Burak Elmas, adayı yazın sosyal tesis olarak açmayı planladıklarını bildirdi.
Adanın, kulübün kendi hatalarının da etkisiyle sarı-kırmızılı camianın kullanımına kapatıldığını kaydeden Elmas, "Davalarımızı çok yakından ve iyi takip ettik. Bu kadar kısa sürede hem İstinaftan hem de Yargıtaydan karar çıkmış olması Galatasaray'ın önemli bir hukuk zaferidir. Yönetimsel bir başarı olarak görülmemeli, bu Galatasaray'ın başarısıdır. Kimse kendisine popülarite yaratmaya çalışmasın, Galatasaray'ın başarısı olarak kabul edilsin. Her şey beklediğimiz gibi giderse ilk önce yazın üyelerimizin birlikte vakit geçireceği sosyal tesis olarak açacağız." dedi.
Ali Sami Yen Spor Kompleksi'ne inşa edilmesi planlanan spor salonu hakkında da konuşan Elmas, "Bugün birinci önceliğimiz Kemerburgaz, iki ada, üç Mecidiyeköy'dür. Bunlar değerlendikten sonra spor salonuyla ilgili çalışmalarımız var. Zaten çizilmiş bir projemiz var ancak inşaat maliyetleri çok yükseldiği için bazı kalemlerde yüzde 80'lere varan artışlar var. Ona göre ihtiyacımız olan sponsorluk ve kredi desteğini tekrardan planlıyoruz. Bir sene içerisinden üyelerimizle açıklayacağız." diye konuştu.
Kemerburgaz projesi hakkında da bilgi veren sarı-kırmızılı kulübün başkanı, "Göreve geldikten sonra Kemerburgaz ile ilgili imar başvurusunda bulunduk. Arada kalan parça araziyi de satın aldık. İmar onayı çıktı, irtifak hakkı için de başvurduk. Milli Emlaktan irtifak hakkı alıp, tapuyu şerh ettikten sonra hemen inşaata başlayacağız." açıklamasını yaptı.
Galatasaray taraftarlarına Çaykur Rizespor ve Beşiktaş maçlarındaki destekleri için teşekkür eden Elmas, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hemfikir olmayabiliriz ama stada girdiğimiz zaman armayı ve oyuncularımızı desteklemek mecburiyetindeyiz. Barcelona maçında ciddi bir taraftar sayımız olacak. Çok zor bir maç. İlk maçın 0-0 bitmesi ancak biz bu turu geçersek anlamlı. Taraftarlarımızın da pozitif etkisiyle bu zorlu mücadeleden çeyrek finale çıkmayı ümit ediyorum. Oyuncularımıza da güvenimiz tam. Son ana kadar pes etmeden takımımızın arkasında olmamız lazım."
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.