Kadıgil'den Soylu'ya : kelepçeler işe yaramıyor mu?

 Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, elektronik kelepçe uygulamasındaki problemleri Meclis gündemine taşıdı. Bu yıl erkekler tarafından öldürülen kadınlardan 24’ünün koruma kararı bulunmasına rağmen katledildiğini hatırlatan Kadıgil, şiddet faili zanlıya elektronik kelepçe takılabilmesi için uygulanan prosedürün sorunlu olduğunun altını çizdi.

Konuya ilişkin açıklama yapan TİP’li Kadıgil, “Cumhurbaşkanına hakaret edildiği gerekçesiyle şafak baskınlarıyla evleri basarak gözaltı işlemi uygulayan yargımız söz konusu kadına yönelik şiddet olunca bir zahmet sadece davet gönderiyor. Zira mevzuatta herhangi bir zorlayıcı hüküm yok. Eğer zanlı davete icabet etmezse elektronik kelepçe takılamıyor ve dosya rafa kaldırılıyor, ta ki kadınlar canından olana dek! Tıpkı Beyza Doğan’ın 35 kez şikayetçi olduğu erkek Selim Tekin tarafından öldürülmesi olayında olduğu gibi ya da katledildiğinde çantasından 24 kez yazdığı şikâyet dilekçelerinden biri çıkan Ayşe Tuba Aslan ve yüzlerce kız kardeşimizin başına geldiği gibi” dedi.

‘DAVETE İCABET ETMEYENE 3 GÜN ZORLAMA HAPİS’

Kadıgil’in 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 12’nci maddesinde değişiklik öngören kanun teklifinde, elektronik kelepçe uygulamasında davet çağrılarına icabet etmeyen ve kararın icrasını engellemeye yönelik hareket eden kişilere 3 gün zorlama hapsi uygulanmasını ve bu sürede kelepçenin takılmasını düzenliyor.
Yasal mevzuatta zorlayıcı bir hükmün olmaması nedeniyle mevcut durumda hakkında elektronik kelepçe tedbirine hükmedilen kişiye kolluk güçleri tarafından davet gönderildiğini ancak zanlının davete icabet etmediği durumda sadece tutanak tutulduğunu belirten Kadıgil, “Yüzlerce kadının şiddet mağduru olduğu ve canından edildiği bir ülkede tedbir kararlarının zanlının keyfine göre uygulanabilmesi kabul edilemez” dedi.

‘YERLİ VE MİLLİ KELEPÇELER İŞE YARAMIYOR MU?’

Öte yandan son dönemde elektronik kelepçe ile ilgili sorunların çoğaldığına da dikkat çeken TİP Sözcüsü, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi de verdi. Önergesinde; Edirne’nin Keşan ilçesinde bulunan Adem Demirok isimli erkeğin ilam neticesinde tedbiren uygulanan elektronik kelepçensini kırdığı ve uzaklaştırma kararı da olmasına karşın boşanma aşamasında olduğu eşi Yasemin Demirok’u evinin önünde 5 el ateş ederek öldürmeye çalıştığını, Prof. Dr. Esin Davut Şenol’u tehdit eden ve mahkeme tarafından elektronik kelepçe tedbirine hükmedilen şahsın elektronik kelepçesini kırdığını hatırlatan Kadıgil, “Yerli ve milli kelepçeler işe yaramıyor mu?” diye sordu.

Kadıgil, “Yerli ve milli” elektronik kelepçe imalatına ilişkin ihalenin, 2020 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank tarafından, savunma sanayisi konusunda pek çok ihale alan “Ortem” isimli firmaya verildiği duyurulmuştur. Hala kelepçeleri adı gene şirket mi üretmektedir? İhale adı geçen şirkete kaç TL’ye verilmiştir? Bu kapsamda firma o tarihten bu yana toplam kaç elektronik kelepçe üretmiştir? Şirkete verilen ihale kapsamında; elektronik kelepçe ile birlikte alıcı cihaz ve şarj ünitesini de üretilmekte midir? Her bir materyalin maliyeti kaç TL’dir?” diye sordu.

Kadıgil’in İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelttiği sorular şu şekilde sıralandı:

?Tüm ülke genelinde illere göre dağılımı da belirtilerek toplam kaç elektronik kelepçe vardır? 2021 yılından bugüne dek kaç kişi için elektronik kelepçe tedbir kararı alınmıştır? Kaç kişiye uygulanmıştır?
?Bakanlığınız tarafından kaç kolluk personeline elektronik kelepçenin uygulanması konusunda eğitim verilmiştir?
?Elektronik kelepçe tedbirine hükmedilen bir mahkeme ilamı neticesinde, elektronik kelepçe tedbirinin ifası için kolluğa başvurmayan bir yükümlü için kolluk personeli ayrıca MERNİS adresi veya bilinen son adresine giderek bildirimde bulunmakta mıdır?
?Genel Bilgi Toplama (GBT) amacıyla yapılan kolluk işlemlerinde elektronik kelepçe tedbiri bulunmasına karşın ifası için kolluğa başvuruda bulunmayan kaç yükümlü tespit edilerek elektronik kelepçe ifası yapılmıştır?
?Edirne’nin Keşan ilçesinde katledilmeye teşebbüs edilen Yasemin Demirok lehine uzaklaştırma kararı ve zanlı Adem Demirok’a elektronik kelepçe uygulanmasını hükmeden mahkeme ilamına karşın; Yasemin Demirok’un evinin önünde öldürülmeye teşebbüs edilmesinde hizmet kusuru bulunan ve görevini gereği gibi yerine ifa etmemiş olan kaç kolluk personeline soruşturma başlatılmıştır? Adem Demirok, elektronik kelepçesini karardan kaç gün sonra taktırmıştır? Elektronik kelepçeyi kırdığı tarih ile cinayete teşebbüsün yaşandığı tarih arasında kaç gün vardır? Bu süreçte kolluk personeli tarafından herhangi bir arama işlemi yapılmış mıdır? Elektronik kelepçe tedbirine de aykırı davranan bu şahıstan korunması ve uzaklaştırma tedbirine uygun bir sürecin yürütülmesi için kolluk personeli ne yapmıştır? Yaklaşık üç aydır failin bulunamamasının nedeni nedir?
?Prof. Dr. Esin Davut Şenol’u tehdit eden ve mahkeme tarafından elektronik kelepçe tedbirine hükmedilen şahsın tedbire aykırı davranarak elektronik kelepçeyi kırmasının akabinde ne tür işlemler yapılmıştır?
?“Yerli ve milli” elektronik kelepçe imalatına ilişkin ihalenin, 2020 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank tarafından, savunma sanayisi konusunda pek çok ihale alan “Ortem” isimli firmaya verildiği duyurulmuştur. Hala kelepçeleri adı gene şirket mi üretmektedir? İhale adı geçen şirkete kaç TL’ye verilmiştir? Bu kapsamda firma o tarihten bu yana toplam kaç elektronik kelepçe üretmiştir? Şirkete verilen ihale kapsamında; elektronik kelepçe ile birlikte alıcı cihaz ve şarj ünitesini de üretilmekte midir? Her bir materyalin maliyeti kaç TL’dir?
?Yukarıda bahsi geçen olayda Prof. Dr. Esin Davut Şenol’un aktardığına göre Yücel, “Suya girdim, kelepçem bozuldu” diyerek emniyeti aramıştır. Söz konusu iddia doğru mudur? Bugüne dek kullanılan elektronik kelepçelerin kaçı arıza nedeniyle kullanılmaz duruma gelmiştir? Yükümlüler tarafından zarar verilen elektronik kelepçe sayısı kaçtır? Elektronik kelepçenin bozulmasında, kırılmasında vb. durumlar ile iş görmeyecek hale gelmesinde üretici firmanın hatası var mıdır? Bu hatanın telafisi istenmiş midir?