Milli hava araçları, TSK Güçlendirme Vakfı bağışçıları için uçtu

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), Türk Silahlı Kuvvetlerini (TSK) Güçlendirme Vakfının 35. kuruluş yıl dönümünde her yaştan bağışçıları ağırladı ve milli hava araçlarıyla özel bir gösteri düzenlendi.

Vakıf Genel Müdürü Sadık Piyade ile bağışçılar ve gençleri, şirket ziyaretinde, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Yönetim Kurulu Başkanı Rafet Bozdoğan ve Genel Müdür Temel Kotil karşıladı.

Bozdoğan, Türkiye'nin son 15-20 yılda savunma sanayisinde çok büyük adımlar attığını söyledi.

Gezide bu adımların bir parçasının görüleceğini dile getiren Bozdoğan, Türkiye'nin artık savunma sanayisinde iddialı bir ülke konumuna geldiğini belirtti.

Bozdoğan, bu çabalarda kıymetli bağışçıların katkılarının çok önemli olduğunu vurgulayarak, bağışçıları tesislerinde ağırlamaktan duydukları mutluluğu dile getirdi.

- "Projeler bağışçıların katkılarıyla ilerliyor"

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Genel Müdürü Kotil de şirketin yürüttüğü projeler hakkında bilgiler vererek, bunları yapmak için her yıl 1000 mühendis alımı gerçekleştirdiklerini aktardı.
Yaklaşık 5 bin 500 mühendis istihdamına ulaştıklarını, bunu 10 bine çıkaracaklarını bildiren Kotil, yetenek programlarının 6 yaştan itibaren başladığını kaydetti.

Kotil, tüm bu projelerin bağışçıların katkılarıyla ilerlediğini vurguladı.

- "Ne kadar büyük işler yaptıklarını gördükçe gurur duyuyorum"

Ziyaretçiler, konuşmaların ardından helikopter üretim hattını gezdi. Atak ve T70 helikopteri ile Hürkuş uçağının uçuş gösterisini izleyen ziyaretçiler, son olarak Kotil'le birlikte şirketin ürettiği hava araçlarının yer aldığı sergi alanını gezdi.

TSK Güçlendirme Vakfı bağışçılarından 80 yaşındaki Sevim Koçak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Vakıf ve şirketlerden uzun zamandır haberdar olduğunu, Türk ordusunun güçlenmesine katkıda bulunmak için evini bağışladığını dile getirdi.

Türkiye'deki en önemli konulardan birinin ordunun güçlenmesi olduğunu ifade eden Koçak, şunları kaydetti:
"Ben bir asker çocuğuyum. Babam General Sabri Koçak. Onu kaybettikten sonra aldığımız ev, ordunun evidir diye düşünmüşümdür hep, orada yaşıyorum, onu bağışladım. Helal olsun. Bu kurumları uzun zamandan beri izliyorum. Çok değerli şeyler yapıyorlar. İnsan yakından gördüğünde çok daha heyecanlanıyor. Ne kadar büyük işler yaptıklarını gördükçe gurur duyuyorum.

Şu anda birçok tehditle karşı karşıyayız. Bizi kıskanan, ülkemizi parçalamak isteyen birçok dost görünen düşmanlarımız var. Onlara karşı güçlü bir ordu olursa hepimiz güven içinde oluruz. Eski bir öğretmen olarak bu duygularla yetiştim. Onun için elimden gelen her şeyi bağışlamak isterim. Bu güzel çalışmaların desteklenmesi lazım. Herkesin kutsal bir görev gibi bağışta bulunması ve bu kuruluşları desteklemesi lazım."