Madenimiz yok ki…
Bizde petrol ne gezer…
Olsada zaten Lozan'ın gizli maddesi gereği 2023'ten önce çıkaramayız!.
Yıllarca içimize yerleştirdikleri ajanların, sağa- sola serptikleri zehirli fikirlerdi bunlar.
Kimse çıkıp ta, "bunlar yalandır" diyemedi.
Hele ülkemizde sayısız derecede ki yer altı maden çeşitlerimizden, Allah'ın bir kulu bile bahsetmedi.
Türkiye ajanların cirit attığı, vatan severlerin ise adeta yok olduğu ürkek insanların ülkesi olmuştu.
Kimsenin ağzından"Biz Türk milletiyiz, en iyisini biz yaparız"sözü çıkmıyurdu nedense.
İşte böylesine zifiri karanlık ve fikir fukaralığı içinde yanan bir Türkiye manzarası vardı.
İşte böylesine zor bir dönemde karanlıkları aydınlığa dönüştüren, güneş gibi üzerimize doğan okyanus gönüllü bir isim, Prof.Dr.Haydar Baş hocamız çıktı geldi ve söylenemeyen tüm hakikatleri kulaklar patlayıncaya kadar haykırdı ve gitti.
Yer altı kaynakları diye bir kavramı onunla duydu Türk halkı.
"Kainat devleti Türkiye" gibi büyük sözleri, büyük hedefleri ondan işitti ve kendine güveni arttı.
En çok üzerinde titrediği ve "Milli Ekonomi Modeli" tezi için adeta yakıt mesabesinde olan yer altı kaynaklarımızın sonsuzluğu hakkındaki bilgileri ilk kez ondan duymuştu Türkiye.
Tek başına bunca ajan faaliyeti gösteren ve her yere sızmış olan hainlere karşı bayrak açan tek isimdi.
Güneydoğu bölgesinin altı büyük petrol rezervlerine sahipti onu da kendisinden öğrendi Türk halkı.
Lozan'a atılan iftiralara tek tek yanıt veren sanki devletin en tepesinde ki isimdi kendisi.
İşte onun en çok üzerinde durduğu Güneydoğu Petrollleri konusunda gizli ellerce gizlenen gerçekler:
Retog şirketi'nin hazırladığı Türkiye'deki petrol dosyası sonuçları, en zengin yataklarının Güneydoğu'da olduğunu ortaya koydu.
Türkiye sınırları içindeki petrole ilişkin oyunların yoğunluğu, çok zaman kamuoyunda "Türkiye'de petrol var ama ortaya çıkarılmıyor" tartışmalarına yol açıyordu.
Yıllardan beri bu konuda medya kuruluşlarında birçok haber dönem dönem yer alırdı.
Ne hikmetse bulunan petrol sahalarını hiçbir gazeteci veya medya kurumu yerinde görmez, tesbit etmez veya edemezdi.
Bu konuyu ciddiyetle ele almış hiçbir haber programı veya gündem haber bulamazsınız. Ve buna teşebbüs eden birçok gazeteciyi de işinden ederler.
Basında çıkan bir haberde "Güneydoğu Anadolu'yu ve Bitlis, Van, Adıyaman, Tunceli illerini "Türkiye Kürdistanı" olarak değerlendiren bir ABD şirketi, ülkemizin yeraltı zenginlikleri konusunda ilginç açıklamalarda bulunmuştu.
Amerikalı petrol şirketi RETOG, Türkiye, Suriye, Irak sınır bölgesinin petrol ve gaz rezervlerinin raporunu yayınlamıştı.
Rezerv açısından çok zengin olduğu bildirilen bu bölge, raporda "Kürdistan" bölgesi olarak adlandırıldı.
Retog şirketince hazırlanıp satışa sunulan raporda, Türkiye'nin çok şaşırtıcı bir coğrafî konumu olduğu kaydedildi.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin, Ortadoğu petrol bölgelerinin kuzeydeki uzantısı olduğu belirtilen raporda, şu anki faal petrol sahalarının dışında çok büyük petrol rezervlerinin varlığına vurgu yapıldı.
Raporda öne sürülen görüşlerin aşırı derece detaylı olması dikkat çekti. Dört ciltten oluşan rapor, bölgedeki 517 petrol kuyusunun tüm kayıtlarını kapsıyor.
Ayrıca bölgenin tüm jeokimya ve termal özellikleri ve tarımsal etkinliklerini gösteren haritalar da raporda bulunuyor.
Raporda yalnızca Ortadoğu'nun Güney bölgelerinin petrol bakımından zengin olduğu görüşünün aksine, içinde Türkiye'nin Güneydoğu bölgesi topraklarının da bulunduğu kuzey bölgelerinin petrol bakımından zengin olduğu belirtildi.
Ayrıca bu bölgede daha önce ayrıntılı bir araştırma yapılmadığı kaydedildi. 45 bin ABD doları fiyatla satışa çıkarılan raporda, "Türkiye Kürdistanı" olarak adlandırılan yöredeki, işlenmeyen petrol sahalarının rezervlerinin büyüklüğü övülüyordu.
Bakir bölge olarak adlandırılan işlenmeyen sahaların Irak ve Türkiye'de işlenen petrol sahalarından daha verimli olduğu kanıtlarıyla ifade ediliyor.
Retog şirketinin yeraltı ve petrol araştırma fırsatları raporunda, 500 bin ölçekli harita, kuyular, büyük petrol ve gaz sahalan, 52 ayrıntılı kuyu jurnali, 517 kuyu bilgi kayıtları, yerüstü coğrafî bilgiler, Bouger yerçekimi bilgileri, Türkiye-Suriye ve Irak'ın sismik derinlik haritaları ile bu ülkelerde çalışan petrol sahalarının ayrıntılı haritaları bulunuyor.
Tüm bu hesaplar büyük İsrail'in kurulması için çok detaylıca yapılmıştı.
Plânın ikinci aşamasında, Ortadoğu'nun tek söz sahibi ülkesi haline gelecek İsrail için, sözde kurulacak Kürt devletini kontrol ve himayesine almak gayet kolay olacaktı.
Sözde "Kürdistan'ın" İsrail'in bir eyaleti olmasıyla gelişecek bu aşama, İsrail'in Güneydoğu Anadolu sınırlarını içine alıp vadedilmiş topraklara kavuşmasıyla sona erecektir." Rapor, şöyle devam ediyor; "Olay bu yönden değerlendirilince, Time Dergisi'nde çizilen Kürdistan haritasının Güneydoğu Anadolu'nun uzaydan çekilen petrol haritasıyla üst üste çakışmasının bir tesadüf eseri olmadığı açıkça anlaşılır.
Dergide yayınlanan Kürdistan haritasının sınırları Gaziantep'ten başlıyor. Kuzey Irak'tan Halepçe'ye kadar uzanıyor.
Türkiye'nin zengin petrol yatakları Diyarbakır, Adıyaman, Nusaybin ve Batman arasında tüm Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ni içine alan bir yay çiziyor." Diğer taraftan uzaydan çekilen petrol yataklarının haritası üzerine "Kürt" sorununu bahane ederek ABD'nin bölgeye yerleşmesi de çok dikkat çekici olsa gerek.
Anlayacağınız HDP sadece bir araç.
Bu isim üzerinden Türkiye'nin harcayacağı enerji ahmaklık olur.
Türkiye önce kendi içinde tam bir birlik ve beraberliği sağlamalı ve asıl kem gözlere dikkat kesilmelidir.
ABD'nin ne pahasına olursa olsun, İsrail adına Suriye ve Irak'ta bulunduğu ve nihayi hedefinde ise kukla oluşumların arkasına saklanarak Türkiye'nin parçalanmasına odaklandığı unutulmamalıdır.
Keşke Türk milleti Atatürk'ün izinden hiç ayrılmasaydı ve Prof.Dr.Haydar Baş'ın bunca uyarılarına zamanında kulak verseydi.
Hüseyin BAŞ son ŞANSTIR bari bunu kaçırmayın.
Üzerine toprak atılmadan uyan Türk milleti !
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.