Rize
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    34.96
  • ALTIN
    2394.8
  • BIST
    10065.4
  • BTC
    69315.19$

KİMLİK VE KİŞİLİK

08 Ocak 2024, Pazartesi 22:59

Değerli dostlar

Kişilik, Müslüman'a ahlaki erdem kazandıran tutum ve davranışların tümünü kap sar. Kişilik bir insanın pratik kimliğidir.
   

 Kimlik, genel olarak vatandaşlık ve dindarlık olmak üzere iki çeşit kimliğimiz vardır. Vatandaşlık kimliğini, sahip olduğumuz devlet verir; 
dindarlık kimliğimizi de dinin sahibi Allah verir. Bir devletin kimliğini taşımak nasıl o devletin yasalarına uymayı zorunlu kılıyorsa, müslüman kimliğini taşımak da islam dininin yasalarına uymayı gerektirir. "Müslümanlık" kimliğini bize veren bizzat Allah'tır. "O, size "Müslüman' adını verdi." (Hac 78) 
   

 Müslüman kimliğine sahip olanların yapması gereken, kimliğin kişiye yüklediği sorumlulukları dinin sahibinden (kitabından) öğrenmektir. 
Dinin sahibinden değil de başkalarından öğrenmeye kalkarsanız, kimliğin özüne zarar verirsiniz, kimlik kırılmasına neden olmamak için dinin kaynağı (Kur'an) temel referans kabul edilmelidir. Nitekim Kur'an'da inananlar ile inanmayanların, "bilenlerle bilmeyenlerin, iyilik yapanlarla yapmayanların" değer açısından bir olmadığı açıkça ifade edilir.
     
     Kimlik, önemlidir ama yeterli değildir. Kimlik ancak kişilikle tamam olur ve tam bir değer ifade eder. Kişilikli bir insan, kimliğine her zaman değer kazandırır. Müslüman bir kişiliğe sahip olabilmesi için sadece iman etmesi yeterli değildir. Bunun içindir ki Allah, imanla birlikte "amel-i salih"i de zikreder. "İnsanın hüsranda olduğunu, ancak iman edip amel-i salih işleyenlerin, hakkı ve sabrı tavsiye edenlerin hüsranda olmadığını" özellikle zikretmesi  bunun bir delilidir. 
     

Kur'an ayetleri sadece kimliğin yeterli olmadığını, kişiliğin kimliğin tamamlayıcısı olduğunu gösterir. Müminun Suresi'nin ilk ayetleri buna delidir:
Mü'minun Suresi'nde Allah, bir başlangıç cümlesi olarak sadece

"Mü'minlerin kurtuluşa ereceğini" ifade ettikten sonra, kurtuluşa erecek olan bu mü'minlerin herhangi bir mü'min olmadığını, özellikle:

> "Namazlarını huşu içinde eda eden,
> Malayani sözlerden uzak duran,
> Arınmak için çalışan; iffetlerini koruyan,
> Emanete ihanet etmeyen, sözlerini yerine getiren ve salatlarını,
> yönelişlerini koruyan mü'minler olduğunu açıklar." 

Dolayısıyla surenin başında yer alan mü'minün sözcüğü insanın inanç kimliğini, bundan sonra gelen ayetler ise o müminlerin kişiliğini ifade eder. 
     

Yine Kur'an'a göre mü'minler, "Allah anıldığında kalpleri titreyen, onun ayetleri okunduğunda imanları artan Rablerine güvenen, namazlarını kılan ve kendilerine verilen rızıktan infak eden kimselerdir."
Kur'an'da "Rahman'ın kulları" başlığı altında verilen bilgide ise bu kulların kişilik özellikleri şöyle açıklanır: 
Bu kullar alçak gönüllüdürler; cahiller onlara sataştığında "selam" der geçerler; geceleri kıyamda dururlar; "Rabbimiz bizden cehennem azabını uzaklaştır," diye dua ederler; harcamalarında dengelidirler; Allah'a ortak koşmazlar; adam öldürmezler; tövbe ederler; yalancı şahitlik etmezler; boş laf konuşanlara rastladıklarında vakar ile oradan uzaklaşırlar; ayetlere karşı kör ve sağır olmazlar; göz nuru evlatlar isterler; takva sahiplerine önder olurlar ve sabırlıdırlar.
   

 İnsanın kişiliği, kimliğinden öte bir öneme haizdir.Kişiliği olmayan bir insan, sureta bir insandır. Herkes insan olarak doğar, hüner insan kalmaktır. Nasıl bir mü'min, nasıl bir kul ve nasıl bir insan olunması gerektiğine yönelik Kur'an'da yer alan bilgilerin tümü, kişilikle ilgili bilgilerdir. Allah'ın insanı, insan olarak yaratması hiç şüphesiz insan için bir onurdur. Ama insanın da bu onura layık olacak davranışlarda bulunması gerekmektedir. Kur'an'da "İslam" olmanın iki farklı boyutunun olduğu görülmektedir. Bunlardan birincisi, İslam'ı tanıma ve onun varlığını ve hâkimiyetini kabul etme; ikincisi ise, bütün benliği ile "Allah'a teslim olma"dır. "Bedeviler 'İnandık' dediler de ki: 'inanmadınız, ama İslam olduk' deyiniz, iman henüz kalplerinize yerleşmedi." 
Bugün Müslümanların birçoğu İslam ahlakının onaylamadığı durumlara karşı mesafe koymakta zorlanmaktadır. Toplumun dönüşmesi insan özünün değişmesi ile mümkündür. Bu nedenle Kur'an, Bir toplumu oluşturan fertler kendi iç dünyalarındakini değiştirinceye kadar, Allah onların oluşturduğu toplumu değiştirmez" (Rad /11) 
   

 Müslümanlar bugün kimlik bunalımı yaşıyor. 
Yani bugün Müslümanlar çok kimlikli bireylere dönüşmüş durumdadır. 
Biraz milliyetçi, biraz demokrat, biraz sosyalist. 
   

 Kişiliksiz insan örneği:
> Başarılı olma; düşman kazanırsın.
> Farklı olma; dışlanırsın.
> Bildiğini söyleme; ukala ilan edilirsin.
> Tepki gösterme; bozguncu sayılırsın.
> İtiraz etme; mimlenirsin.
> iyi niyetliysen belli etme; kazıklanırsın.
> Harbî olma; patavatsızlıkla yaftalanırsın.
> Sesini çıkarma, makamından olursun.
KISACA:
"Kendin olma; yapayalnız kalırsın".
KÖLELER BÖYLE YETİŞTİRİLİR!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum