Rize
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.44
  • EURO
    34.96
  • ALTIN
    2394.8
  • BIST
    10065.4
  • BTC
    69315.19$

TRAVMALAR KUŞAĞI

08 Kasım 2023, Çarşamba 09:59

Değerli dostlarFakir 1960 yılında doğmuştur. Yani bir ihtilal yılında. Bizim kuşak tam bir travma kuşağı. Adeta ihtilallerin içine doğduk. 1960 ihtilalini hatırlamıyorum. Ancak çocukluğumuzdan itibaren büyüklerimizden o acılı günleri dinleyerek büyüdük. Aklımız başımıza geldiğinde olayın vehametini idrak ettik. Rabbim bu millete bu kara günleri bir daha göstermesin.
    Çocuktuk amma 1971 muhtırasını gayet güzel hatırlıyorum. Çok şükür bunda kan yoktu. Demokrasinin bir kez daha kesintiye uğraması yıllarını yaşadık. Yani bu kuşak 71 muhtırasını da gördü. 
     Başka ne gördü bizim kuşak? 70'lerde anarşi, sağ-sol kavgalarında birbirini öldüren gençleri gördü. Türkiye parselleniyor, bazı bölgeler kurtarılmış bölge ilan ediliyordu. Üniversitelerde eğitim durmuş, gençler birbirinin kanını döküyordu. Ülkede tam bir kaos yaşanıyor, bazı bölgelerde sıkıyönetim ilan ediliyordu. Her akşam haberlerde öldürülen gençlerin haberleri yayınlanıyordu. Ayrıca ülkede yokluk, kıtlık, gaz kuyrukları, tüp kuyrukları, benzin kuyrukları, sigara ve margarin kuyrukları almış başını gitmişti. Bir kaç ay süren koalisyon hükümetleri evlere şenlikti. İşte bizler bu ortamın gençleri olarak yetişiyorduk. 
     Başka ne gördü bizim kuşak? 12 Eylül 1980 ihtilalini diğerlerinden çok daha yoğun yaşadık. Bu kardeşiniz 20 yaşında 80 ihtilalinde 38 gün içerdeydi. Aman Allahım ne sıkıntılı günlerdi o günler. 12 Eylül 1980 ihtilalinin olumsuz tesirleri bugün bile devam etmekte maalesef. Velhasıl bu ihtilalde bu kuşağın üzerinden silindir gibi geçti. Sonrasında yaşanan can sıkıcı siyasi tartışmalar yıllarca sürdü. Tadı tuzu olmayan yıllarımız, enflasyon, ekonomik krizler, hayat pahalılığı, rüşvet iltimas, dini baskılar derken bu kuşak geldi 28 şubat darbesiyle de tanıştı. Ne günlerdi o günler. Aman Allahım. Ülkemizin mütedeyyin insanları tam bir kıyımdan geçirildi. Çok şükür söyledikleri gibi bin yıl sürmedi. 
     Bu kuşak 2002'de Ak parti hükümetiyle büyük bir heyecan yaşadı. Özellikle ilk yıllar 2010'a kadar büyük işler başarıldı. Morallerimiz zirve yapmıştı. 2011'den sonra alttan alta bir şeyler olmaya başladı. Doğrusu rehavete kapılmıştık, olanları çok ciddiye de almıyorduk. Uzatmıyayım bu kuşağın yaşayacakları bitmemişti. 15 Temmuz nöbetimiz başlayıverdi. Tam bir kaosun içinde bulduk kendimizi. Bu öncekilere göre daha kahpece ve kalleşçe bir kalkışma oldu. Doğrusu bu darbeden sonra devletimizin ayarları da bozuldu kanaatindeyim. Diyeceğim o ki; bizim kuşak bunu da gördü.
     Artık bu kuşak başka bir travma görmez diye düşünmeye başlamıştım ki; ilahi kader hayır dedi henüz bitmedi. Sırada pandemi var deyiverdi. Lailahe illallah. Pandemide bir çok insanımızı kaybettik. Gidenler kurtuldu, çünkü pandemi sonrası hayat çok daha zorlaşacaktı. Öyle de oldu. Dünya bir ekonomik krizin içine düştü.
     Uzun sözün kısası bu bizim kuşağın şuan yaşadığı imtihan çok daha vahim. Tam da sözün bittiği yerdeyiz. Kelimelerin aciz kaldığı noktadayız. Bu satırları yazarken Filistindeki ölü sayısı 10 bini aşmıştı, üstelik ölenlerin 4 bini çocuktu. İsrail dünyanın gözü önünde tam bir soykırım yapıyor. Dünyanın geri kalanı seyrediyor. Evet çok üzgünüm bu bizim kuşak bunu da gördü. Kim bilir, yaşayan daha neler görür.
Selam ediyorum.

Yorumlar

  • yorum avatar
    Mehmet
    09-11-2023 11:12

    Selamun aleyküm sayın hocam güzel özetlemişsiniz

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum